
BT
8xx Yongaları...
BT
yongaları TV kartlarının temelini oluşturmaktalar ve kartın
kapasitesi de büyük oranda bu yongaya bağlı. Başlıktaki 8xx'in
manası ise çok çeşitli olmalarından ve 848, 878, 879 gibi modelleri
bulunmasından kaynaklanıyor.Bu serinin babası sayılabilecek
Bt848 ,
PCI bus mastering ve görüntü çözücüyü (video decoder) bütünleşik
olarak kullanabilen ilk yonga. Günümüzde bunlardan pek yok,
onun yerine 848A ve
849A devam
niteliği taşıyor. PCI veri yolunun tüm hız avantajını kullanabilmek
üzere tasarlanan bu yonga görüntü piksellerini depolamak için
ekstra bir belleğe ihtiyaç duymadığı için aygıt maliyetini de
ucuzlatıyor.
Brooktree yongaların esas babası olarak bilinen Bt878
ve Bt879
Fusion serisi yongalar
özellikle ses yakalama alanında büyük yenilikler getirdi. Örneğin
Bt879 sesleri stereo olarak işleme kapasitesine sahip. Bunların
dışında 848A ile gelen ölçeklenebilir görüntü, NTSC/PAL/SECAM
composite ve S-Video'nun
birlikte sunulabilmesi özelliklerini de taşıyorlar.
Bt yongaları televizyon kartlarının dışında görüntü yakalama
ve düzenleme, görüntülü telekonferans
gibi amaçlar için de kullanılıyor.
Bir görüntü kaynağından yollanan sinyaller, ki bu kaynak bir
kamera, VCR ya da TV alıcısı olabilir, yonga tarafından alınır.
Bu gelen sinyaller, görüntü bilgileri ve senkronizasyon verilerini
içerir.
Sinyallerin detayı kullanılan görüntü standartına bağlıdır,
bunlar da NTSC (National
Television Standards Committee), PAL (Phase Alternate Line)
ya da SECAM
(Systeme Electronique Couleur Avec Memoire) olabilir.
Resmin oluşabilmesi için kaynak dikey bir senkronizasyon verisi
oluşturur (VSYNC) ve gönderir. VSYNC sinyalinin hemen ardından
görüntü kaynağı resmin ilk satırını tarar. Kısacası resmin her
satırı için bir adet yatay, bir adet de dikey veri bilgisi yollanır.
Şifreli yayınlarda bu veriler özel bir teknik aracılığı ile
normal sırası bozularak gönderilir. Uzun lafın kısası işte bizim
Bt'ler burada araya girerek olayı PC'nin anlayabileceği dile
dönüştürürler.
NTSC,
PAL ve SECAM...
Yukarıdaki
satırlardan da anladığınız gibi bunlar görüntü standartlarıdır.
Kuzey Amerika ve Japonya'da kullanılan NTSC standartında her
karede 525 satır bulunur, ayrıca saniyede 30 tam kare oynatılmasını
öngörür. PAL'de ise 625 satır kullanılır. Bizi pek alakadar
eden bir şey değil, çünkü sağ olsunlar yeni kartların hepsinde
yaygın tüm standartlar destekleniyor.
RGB
Renk Derinliği...
Kırmızı,
yeşil ve mavinin ilk harfleri ile oluşturulan (Red, Green, Blue)
bu tanımlama özellikle görüntü yakalama işi ile uğraşacaksanız
karşınıza çıkacaktır. Diğer alanlarda fazla kurcalamanıza gerek
yok, zira varsayılan ayar olarak zaten yayınları RGB formatında
izlemeniz öngörülmüş. Aslında siz farkında olmadan uyumluluk
sağlamak için önce YUV formatına sonra da tekrar RGB'ye dönüştürülüyor
ya neyse.
YUV
Formatı...
YUV
formatı, görüntüleri renkli olarak aktarırken bir yandan da
siyah beyaz TV ile uyumluluğu kaybetmemek için kullanılan bir
format. RGB'ye oranla daha az bant genişliği kullanıyor. İki
ana bileşeni var, birincisi parlaklık (Y) diğeri ise chrominance
(UV). Parlaklık, RGB sinyale bazı katkılar yapılarak oluşturuluyor,
chrominance ise rengin yoğunluğu ve canlılığına karar veriyor.
Video yakalama işleminde ayarınızı YUV'a göre yaparsanız performansın
arttığına, yani saniyede yakalanan kare sayısının fazlalaştığına
şahit olacaksınız.
Composite
Ve S-VIDEO...
Kartlarımızın
üzerinde göreceğiniz bu girişler farklı teknikler kullanan veri
aktarım tipleri olarak tanımlanabilir. Composite, TV'lerde gördüğümüz
ve kullandığımız anten girişinin aynısıdır. S-Video ise daha
kaliteli görüntü aktarımına izin verir. Genelde S-Video kamera
bağlantıları için ya da video oynatıcılar için kullanılıyor.
TV
Kartı Alırken Nelere Dikkat Etmeli...
i.
Görüntü kalitesi... TV'nin
temeli görüntü. Doğal olarak beklenenlerin başında da görüntü
kalitesi geliyor. Genel olarak tüm kartlara bakıldığında gerek
TV alıcıları (tuner) gerekse yongalar açısından birbirlerine
çok benzediklerini görüyoruz. Bu alanın hakimi Bt 8xx yongalar
ve Philips tuner'lar. Hangi marka bunu daha iyi kullanabilecek
bir sürücü ve program hazırlamış ise ortaya bir fark koymuş
oluyor.
ii.
Kurulum... Sıradan
kullanıcıları uğraştırmayacak ürünler her zaman tercih sebebi
olmuştur. Burada 'uğraştırmaktan' kasıt, sürücülerin ya da uygulamaların
CD içindeki yerini bulabilmek için medyum, bağlantıları kurabilmek
için 25 sayfa okuyarak hafız olma zorunluluğudur. Yani kurulum
sorunsuzdu denildiğinde anlatılmak istenen, 'kartın takılmasının
ardından gerekliyse sürücüsü, yazılımı yüklendi ve kart çalıştı
cümlesinin kısa halidir.
iii.
Kullanım... Bu
kriterler, fonksiyonların kullanımı ve kartın verimliliği olarak
belirlenir. Daha net deyimiyle vaat ettiklerini yerine getirmek
için kullandığı arabirim ve beraberinde gelen detaylar değerlendirmeye
alınır. Capture, ölçekleme, giriş-çıkış gibi özellikler de bu
kritere örnektir.
|